22 Aralık 2008 Pazartesi

Milyonluk Bebek - Clint Eastwood

Million Dollar Baby

Clint Eastwood (Fredie) hayata tüm çatışmalarını kontrol altında tutarak uyum sağlamış, korkularıyla frenlere hep basan temkinli bir boks eğitmeni karakterinde oynuyor.

(Edie) gerçek yaşamın içinden (Fredie) ve boksörümüz için yardımcı rolü ile, çok rahat kabul gören bir karakter, aynı zamanda senaryodaki yüzleştirici yan.. ve aslında yönetmen sanki, tıpkı hayatın kendiliğinden akan cesur yüzü gibi kendini onunla konuşturup derslerini veriyor seyircisine tek tek.

Bir zamanlar fahişelik yapmış siyah rakip kadın boksör ise, hayatın acımazsız yüzünün temsili ve boksörümüzün hayatıyla oynayarak seyirciyi de yere vurabilen biri.. saf ve kendimizi korumasız bıraktığımızda bilemeden göz yumduklarımızla karşılaşmamızı sağlayan gizli bedelleri gösterebilen bir karakter.

Boksör kızımız ise, hayatındaki tüm olumsuzluklara karşın, kaybettiği babasının onu dövüşçü olarak tanımlamasıyla ve onun yerine koyduğu eğitmeni (Fredie) sayesinde hayatta kalmayı başarmanın ve yumruklarıyla yarattığı şansını kullanmanın yolunu azmi sayesinde keşfedebilmiş saygı uyandıran çok güçlü bir karakter. Annesinin ona değer vermediği gerçeğini çok geç fark etse de, sonuna kadar kendine karşı geliştirdiği saygısıyla seçimlerini yapabilmiş olmanın huzur ve güvenini yaşayan biri, ötenazisi yapılırken bile... O, bize hiç veda etmeyecek, bu yüzden..

Belki artık bizde, bundan sonraki kalan (..?..) hayatımızda,
bize ışık tutan içimizdeki o gizli kalmış dövüşçünün artacak gücüyle,
var oluşumuza gerçek taşıdığı anlamı katabileceğiz..

Issız adamın ardından - Çağan Irmak

Günümüzün İstanbuluna gelene kadar
Neler gitti elimizden bir bilseniz?

Hep ilişkiler dağıldı,
Yürekler kanadı durmadan,
Affedemedik bir türlü ne kendimizi, ne de sevdiğimizi.

Gelip geçen modalara kapıldık hep,
Davranışlarımızı şekillendirmelerine izin verdik onların,
Anlayamadık ki son pişmanlık fayda etmez.

Halbuki varolmalıydık sadece ve sessizce..

Sonra kaybettiklerimizin, taşıdık ruhumuzda izlerini,
Yeni dünyalar kurabilecekmişiz gibi,

Sadecesi kendimizi kandırarak ve
Her geçen gün biraz daha batarak bu çamura.

13 Kasım 2008 Perşembe

Dreams - Akira Kurusowa

Eşsiz anlatım gücünü süsleyen görsel sahnelemelerle
gerçekçi sorunlara parmak basan
hem olağanüstü tasarımlarıyla kurgu üstünlüğünü koruyan
hem de seyirciyi taşıdığı zengin düşünsel yaratımlarıyla
bambaşka bir şaheser..

Kadının konumu, imajı - Reha Ülkü - Sinema ve Kuram

Kitap
Sinema ve Kuram

Bir çok toplumsal kodun karşılaştırmalı deşifre edilişine yönelik analizlerle keyifle okunan bir kitap

Bu okuma önerisi için aşağıda özet niteliği taşıyan ilk özet deneme yazısı var.

1.bölüm- Kadının konumu, imajı

Herkes çifttir ama eşiyle zamanının ve mekanının yalnızca %1ini kullanır.
Dünya siyasetçilerinde veya bilimcilerinde %10 dan azı kadın
“La femme fatale” tipi

Negasyon
Doğum kontrolünü kaynanalar engelliyor ve yazarlar cezalandırılıyor..
Tezer Özlü
Sevgi Soysal
Erkekler özgürleşme eğilimindeki kadınlara özel ilgi duyarlar, onları köleleştirmek için.

Kadının gönüllü zorunlu (Kafka) – egzistansiyalizmi
Lierkegaarda: Etik, Estetik, Acı, Haz ..?
Kafka: Ölümle yaşam arasında seçim yoktur.
Varoluşçuluk varlığı verili ve içine atıldığımız bir durum olarak tanımlar.

Entelektüel erkekleri (Hürrem Sultan) bağlamayı, köleleştirmeyi yeğlerler. Böylelikle kendi köleliklerini unutmaya çalışırlar.
- Varoluşçuluk zorla dayatılamaz. Kafka gibi gönüllü bir seçimsizlikle seçilir.
Hem ölüp hem de sağ kalabilen kadın yok henüz.

Tümevarımsal örneklemeler
Margaret Von Trotta: ROSA : Realist-Öznel : Partizan faşizm ve koministlerin erkek egemenliği, dayak yiyebilen köylü kadın

Aşkı yücelten erkek eşcinsel yönetmenler

David Lynch
Heteroseksüel
Faşist erkekçe yaklaşım
Orospu – azize : Mavi kadife, Vahşi Kalp, Ateş Benimle Yürür.
Cinselliği ile erkekleri etkileyen kadınlar.. Bunu fahişeler bile denemez.

Aslında kadınları öldürmek isterken gerçek yaşamda bunu denemez..
Psikopati: Kendi biyografisi üzerinden aktarım. (Fassbinder Melodram)
Takınağın ötesinde bir anlam taşır. Kendi – fantazyalarını filme taşımak

Projeler
Tümdengelimsel örnekleme: Ne ve Nasıl
1- Ör: Her gün 1 foto ile ort. 1000 sn.den uzun bir film
2- Ör: Farklı 100 kültürden kadınlara aynı sorular ve yanıtları..

Duvara karşı - Fatih Akın

Türk kimliğinin antropolojisi için göçmen karakterlerin seçimi ve başarılı oyunculuklarıyla kurulan bir aşk hikayesi içinden, güçlü duygusal yanlarıyla çarpıcı bir gerçeklik algısına sahip.

Çamur - Derviş Zaim

Savaş görmüş nesillerin travması ve geçmişe yolculuklarda kadın-erkek ilişkisinden bir şekilde tarihle de temasın getirdiği definecilik, mafya ile alım-satım ilişkileri bağlamına taşınışının yanı sıra, toplumsal temsillerin sanatsal açılımlarla sosyal belleği güçlendirme zorunluluklarının Kıbrıs Türkü özelinde duygusal alt zeminine deyinen bir film.

Sinema sektörümüzde ki sıçramalar ve çeşitlilik

İlla canlı bir sanat için, canlı bir ekonomik çark mı gerekiyor..

Bir TV sohbetinden notlar:

Türler:
Çeşitlilik olmadan sektörden sözedilemeyiz.
Ör: Perdeciler çarşısı, Dönercilerin hatta alışveriş merkezlerinin bile yan yana açılıyor oluşu tuhaf, çarpık bir eksiklik..

Bazen
"Derinlerden alıp sığ yüzeylere çıkarılan duygular"
ve
"Halk için yapılan bir sanat" ile karşılaşırken,
(Ör:Karşılıksız aşk ve Türk sineması - Aşk tutulması)

bazende
"Küfrün anti-depresan özelliği" için kullanıldığı
(Ör:Recep..)
ve gişe rekorları kılan işlerle karşılaşıyoruz..

Erdemi yükselten Akdeniz kültürü her zaman müşteri buluyor.

Hiç meselesi olmayan top-korn tarzının artışı..

2010 bizi bir yerlere götürecek mi?
veya Festival ödülleri, teşvikler..

Bir moda da tarihi epik para getiriyor.

Genç Girişimci yapımcılar da canlılık getiriyor.

Yasaklar:

Teşvik verirse, karışır, 18 yaş sınır koyabilir.
Devlet karışmayıp; okul, yol, su, elektrik yapsın diyenler..

17m bilet x 3 tl = 50 mytl 30-35 k $ = TV ile 40 olur

Komedyana düşkün Recep İvedik 1.5 derken, 4m seyirci yaptı.

Baba ve Oğlu ile eşkıya dışında drama yok.

Gişe:

Vizontele, Recepo İvedik tuttu, 2.si yapılır.
Tesbihli milletvekili rahatsız edici ama var..
Lütfi Akad – 600s – Bunca film yaptım, hangisi gişe yapar anlayamadım.
Recep İvedik vizyona girdi: // K.Iraka girdik, AKP kapatılma, Türban tartışması
İyi film, satış, sevilen film farklı bir şey hep, o anki şartlara bağlı

Başka eğlenceye para yoksa, DVD seyredilir.

Sinemacılar, toplumu iyi analiz etmeli,
Sahnelerde algı kayması olmamalı.
1m$ bütçeli filmler yapılırken "Lab. yıkanma riski" gibi konularla sigortacılık sektörü de gelişiyor.

21 Ekim 2008 Salı

Film Ekimi kaçırılırken..


Yine doyurucu güzel bir etkinlik olarak gerçekleşti.

Donmuş Irmak: Gerçekçi hikayeler, doğal oyunculuk

Eve Dönüş:
Başarılı oyunculuklar, komedi

PALERMO’DA YÜZLEŞME: Modern yaşamın boğuculuğunda varoluşçuluk ve tarihi bir kentten esintiler

BEŞİR’LE VALS: Animasyon şaheserlerinden biri daha, savaşın unutulan etkileri

O'Horten:
Avrupa'daki modern yaşamın yabancılaştırıcı yüzü.

DENİZKIZI
...

http://www.filmekimi.org/filmekimigala_05.asp

Emek Sinemasına, yönetmenlere, emeği geçenlere ve seyircilere gerçekten teşekkürler..


Galalar
Vicky Cristina Barcelona
Gomorra
Körlük
Sınıf
Beşir'le Vals
Tıkanma
Tabu

Diğer Filmler
Lorna’nın Sessizliği
Chelsea’de Rock
O’Horten
Donmuş Irmak
Zamanın Külleri
Rüya
Daima Mutlu
Denizkızı
Küçük Denizkızı Ponyo
Standard Operating Procedure
Limon Ağacı
Eve Dönüş
Palermo’da Yüzleşme
Cenova
Rachel Evleniyor

SİNEFİL GÖSTERİMLERİ

SİNEFİL GÖSTERİMLERİ
22 Eylül-7 Kasım 2008

Mustafa Altıoklar Filmleri
22 Eylül Pazartesi / 18.00 - Banyo
23 Eylül Salı / 18.00 - İstanbul Kanatlarımın Altında
24 Eylül Çarşamba / 18.00 - Ağır Roman
25 Eylül Perşembe / 18.00 - Mustafa Altıoklar ile Söyleşi (Mustafa Altıoklar'ın yurtdışından dönememesi nedeniyle söyleşi ileri bir tarihe ertelendi)

Reis Çelik Filmleri
6 Ekim Pazartesi / 18.00 - Işıklar Sönmesin
7 Ekim Salı / 18.00 - Hoşçakal Yarın
8 Ekim Çarşamba / 18.00 - İnat Hikayeleri
9 Ekim Perşembe / 16.00 - Mülteci / 18.00 - Reis Çelik'le Söyleşi

Sinemanın Dışından Söyleşiler
15 Ekim Çarşamba / 18.00 - Ece Temelkuran ile Söyleşi


Sinemada Röntgencilik
10 Ekim Cuma / 18.00 - A Short Film About Love
13 Ekim Pazartesi / 18.00 - Monsieur Hire
14 Ekim Salı / 18.00 - Body Double
16 Ekim Perşembe / 18.00 - Rear Window
17 Ekim Cuma / 18.00 - Peeping Tom

Derya Alabora Filmleri
20 Ekim Pazartesi / 18.00 - Salkım Hanım'ın Taneleri
21 Ekim Salı / 18.00 - Adem'in Trenleri
22 Ekim Çarşamba / 18.00 - Masumiyet
23 Ekim Perşembe / 18.00 - Derya Alabora ile söyleşi

Mithat Alam Film Merkezi, Boğaziçi Üniversitesi’nde Aralık 1999’da Mithat Alam’ın (RA’64-RC’68) özel bağışı ile kurulmuştur. Film Merkezi’nin temel amacı, sinema bölümü bulunmayan Boğaziçi Üniversitesi’nde, sinemaya ilgi duyan öğrencilere kendilerini geliştirebilecekleri bir ortam yaratmak ve sinemanın farklı alanlarında fikir aşamasından üretim aşamasına kadar kendilerinin yürütecekleri çalışmalar yapmaları için gerekli koşulları hazırlamaktır.

http://www.mafm.boun.edu.tr/

http://www.didamangisa.com/2008/10/16/temelkuran-soylesisinden-akilda-kalanlar/

26 Ağustos 2008 Salı

Doğa ve belgesel filmlerimiz - Aydın Kudu

Son Kumsal

Belgesel filmin yapımcılarından Aydın Kudu ile
bir görüşme notu bir siteden aşağıda verilmiştir.
(Aslında bu filmde beraber çalıştığı Rüya Arzu Köksal'da var.)

Toplumsal duyarlılık taşıyan yapımcılara teşekkür ederiz.
http://kulturtabiat.blogspot.com/2008/08/kumsallarmz.html

8 Temmuz 2008 Salı

Spring, Summer, Fall, Winter...and Spring - Ki-duk Kim

Yorum

Doğanın eşsiz güzelliklerinde görsel bir şölen keyfi ile bir meditasyon ustasının çırağına olan yaşmsal katkısının sınırlarında dolaşırken yaşamın farklı boyutlarına taşınacaksınız.

Foto

Belgeseller

Etkinlik
http://www.documentar-ist.org/program.html

14 Mayıs 2008 Çarşamba

Tanrinin Vadisinde - Onur Kirboga

Yorum

Onur Kirboga
"Tanrinin Vadisinde"

Hollywood yapimcilarinin dunya politikalarini elestiren filmler yaptiklari bir donemdeyiz. Tanrinin Vadisinde filmi de bunlardan biri. Her ne kadar bu film ABDnin Irakta bulunus nedenini sorgulamasa da, Amerikan ordusu icinde yasanan yozlasmanin sorgulanmasi ve su yuzune cikarilmasi sebebiyle onem arz ediyor bence. Askerlerin artik duygusuzlasmaya basladigi ciddi bir ahlaki cokuntunun yasandigi konusu acikca ele aliniyor. [TPE]

28 Nisan 2008 Pazartesi

Okuyucu istatistikleri-1

Grafikler

İlginize teşekkürler..

Week Page Loads Unique Visitors First Time Visitors Returning Visitors
W40 2007 0 0 0 0
W41 2007 0 0 0 0
W42 2007 0 0 0 0
W43 2007 67 10 6 4
W44 2007 13 8 6 2
W45 2007 8 8 4 4
W46 2007 17 5 2 3
W47 2007 7 7 6 1
W48 2007 12 9 6 3
W49 2007 27 11 7 4
W50 2007 8 6 6 0
W51 2007 20 12 9 3
W52 2007 10 6 6 0
W01 2008 10 2 1 1
W02 2008 3 2 2 0
W03 2008 6 4 4 0
W04 2008 2 2 2 0
W05 2008 11 9 9 0
W06 2008 6 5 5 0
W07 2008 10 8 8 0
W08 2008 3 3 3 0
W09 2008 1 1 1 0
W10 2008 14 9 9 0
W11 2008 10 8 8 0
W12 2008 3 3 3 0
W13 2008 3 3 3 0
W14 2008 6 4 3 1
W15 2008 11 6 6 0
W16 2008 4 2 2 0
W17 2008 14 10 10 0
W18 2008 3 3 3 0

Num Perc. Country Name
drill down26090.59%TurkeyTurkey
drill down82.79%SwitzerlandSwitzerland
drill down51.74%FranceFrance
drill down41.39%United KingdomUnited Kingdom
drill down41.39%GermanyGermany
drill down20.70%United StatesUnited States
drill down10.35%CroatiaCroatia
drill down10.35%Sri LankaSri Lanka
drill down10.35%NetherlandsNetherlands
drill down10.35%BulgariaBulgaria

2 Nisan 2008 Çarşamba

Fikret Bey - Fuat Onan ve Erol Keskin

Sinema ve TV öğrencilerine ve kültürüne hasret bırakılmış sinema severlere,

Kısaca gerçekten oldukça gerçekçi ve duygulu duygulu bir Türk filmi lezzetini yeniden hatırlamak isteyenler için harika bir film.

Film setinin geçtiği canlı mekanın,
hem böylesine başarılı ve uyumlu oyunculukları olan aktörlerin hayatında canlanan,
içsel psikolojik derinliği yüksek,
tarihi toplumsal yarı-belgesel şeklinde işlenebilmiş nitelikli bir filme set olmuş olması,
hem de milli ekonominin geçtiği dönemlerin ve şu son geldiği dışa tam bağımlı aşamanın yeni kuşaklarca karşılaştırabilirliği açısından
özellikle tarihi kültürel bir çifte sanayi (sinema ve demir çelik) mirası olarak korumaya alınması ilgililere önerilebilir.

Yönetmeni diğer filmlerdeki kültürel uzaklığın karşıtında yaptığı hassas ve esaslı konu seçimiyle,
Fuat Onan
'ı ve Erol Keskin'i ise başarılı oyunculukları ile,
eski günleri artık bize hiç bekleyemeyeceğimizi düşündürten bir zamanda derinden yaşattıkları ve unutmaya yüz tutmuş duygularımızı yeniden canlandırdıkları için candan kutluyoruz.
http://www.fuatonan.blogspot.com/

Ayırca filmde özenilecek bir kadro var. Süleyman Alnıtemiz müziği hafızalarda kalacak, filmin sitesinden dinlenilebilir. http://www.fikretbey.com/

Zeynep rolünde ise hepimize umut veren genç, yeni ama çok başarılı bir oyuncuyu izliyoruz.
Onu ve diyaloglarını seyrederken, gelecek nesillerle tarihi kültürel bağlarımızın kuruluşuna derinden tanık olmak ister gibiyiz.
Zeynep: Gökçe Algan
Mühendis Kemal: Metin Arslan
İşçi Mustafa: Deniz Koçak

Mühendis rolü ile günlük hayatımızda içimizden benzerlerine her platformda çokça rastladığımız ama neredeyse bir meslek olarak rolünü oynamaktan çoktan aciz duruma düşürülmüş bir insan başarılı bir şekilde canlandırılıyor. Onda da kenidimizden bir çok parça buluyoruz.

Aslında ülkemizin, kendi insanlarını böylesine fütursuzca şekillendiren tüm meslek (lise, üniversite) eğitimlerinden önce, nefret edilesi bir yığın denemelerle temel (orta-lise) eğitim politikasında başımıza örülüp duran emperyalist bağımlı kültürel kafeslerinden (çoktan seçimli test dışında bir şey çözemeyen gençler) sıyrılamamışlığı, yüreğimize bu kadar derinden ve ilk kez bu kadar çarpıcı bir şekilde vurabiliyor.. Aklıma şu söz geliyor:

"Sanattan yoksun bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş gibidir."
M.Kemal ATAÜRK

Filmi 2 hafta oynattığı için, TZT yetkililerine de teşekkürler.. Yine de yetişemeyenler için filmin yeni gösterimlerini sitemizden (bu haberin yorumlarında) duyurmak üzere şimdilik hoşçakalın.

Yönetmen / Senaryo: Selma Köksal
Senaryo / Diyalog Yazarı: Necla Algan
Görüntü Yönetmeni: Mustafa Kuşcu
Kurgu: Ulaş Cihan Şimşek
Müzik: Süleyman Alnıtemiz
Aktuel Ses: Tayfun Çolakoğlu (Melodika)
Ses tasarım: Cenker Kökten (Melodika)
Kamera: Sedat Koçak (In Line)
Renk Düzeltme: Okan Sönmez (Telesine)
Yürütücü Yapımcı: Ali Aslan, Selma Köksal

9 Mart 2008 Pazar

Telefon kulubesi

FOX TV ile pazar akşamı bir sinema keyfi yaşandı.

Telefonu açmaktan kaçılamaz.. Bir telefon görüşmesi ile değişen basit bir hayat.

Hepimizin benzer hayatları var, o yüzden de çok ilgi çekici.

Muhteşem düşük bir bütçe ile böylesine güzel bir zihinsel ziyafet verilebilmesi etkileyici doğrusu.

İki yüzlü psikolojik arka planımızı, tüm yaşantımızı taşıyan o köhneleşmiş alt yapımızı gözler önüne sermesiyle yeniden hayata uyanıyoruz.

Neye inanırız, yaşantımızda? Ne uğruna neleri göze alırız, peki hiç kendimizden iğrenmeyecek miyiz? Ya, o zaman ne olacak? Dış dünya ile baş etme hallerimiz..

6 Mart 2008 Perşembe

Türk Kadınlarına

Tarihimizde her zaman alnı açık, başı dik, aydın görüşlü, çalışkan, vefakar Cumhuriyet Çocuğu olarak yetişmiş kadın vatandaşlarımız, bu ülke sizinle vardır, sizinle gururludur, sizinle aydınlığa doğru yol almaktadır.

En büyük güvencemiz ve mutluluğumuz sizsiniz.

Kadınlar Gününüz kutlu olsun.

31 Ocak 2008 Perşembe

Aşk

Hangi filmlerde yaşayamadığımız aşkları yaşar gibi olduk?

http://askmis.blogspot.com/

İronik bir çağda aşka temas gittikçe azalıyor, yabancılaşma iyice artıyor mu acaba?

MASAL DÜNYASI Okuma Hikaye Otizm Roman Çocuk Çizgi Film Aile Toplum Cumhur KOCALAR İSTANBUL TURKEY